Nihayet 12 Eylül'ün anayasasından kurtuluyoruz diye düşünüyorduk ... taslak metnin kamuoyuna açıklanmasının üzerinden iki gün geçmeden, "daha özgürlükçü maddeler" kırpılmaya başladı bile ...
yeni anayasanın taslak metnini buraya tıklayarak görebilirsiniz. hatta daha da ileri giderek okuyabilirsiniz.
(bu arada hala okumadıysanız, geçerliliğini yitirmeden eskisini de okumanızı tavsiye ederim :) buraya tıklayarak, eskisini de okuyabilirsiniz.
Radikal gazetesinden Gökhan Özgün köşesinde, "Türkiye anayalanları" diye bir yazı yazmış. Bunu da okursanız, üstüne cila olur...
15 Eylül 2007 Cumartesi
1 Eylül 2007 Cumartesi
13 Ağustos 2007 Pazartesi
6 Ağustos 2007 Pazartesi
kürk mantolu madonna

"niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçtığımız halde ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatıyla öteye geçiveriyoruz ?"
henüz okumadıysanız, lütfen okuyun bu kitabı ...
sevgili incir küpeli kızın tavsiyesiyle okudum bu kitabı, son günlerde başımdan geçen en güzel şey oldu.
teşekkürler menticiğim ;)
(oldu mu, yorum ile ayar vermeyeceksin değil mi ? :P )
2 Ağustos 2007 Perşembe
26 Temmuz 2007 Perşembe
Saludes a Cataluña
Bu güzellik, Gaudi'nin meşjur Sagrada Familia'sı.
yüz küsür yıldır inşaa halinde olan meşhur tapınak.
asansörle kuleye çıkmadım, çünkü inanılmaz bir kuyruk vardı.
halen inşaat halinde olan bölümü ve alt kattaki müzeyi gezdim.
Gaudi'nin eskizleri ve taslak çalışmaları gerçekten etkileyici.
Sagrada Familia'nın resmi internet sitesi şu adreste :
http://www.sagradafamilia.org/
Efendim burası yetmiş iki buçuk milleten insanın fink attığı Plaza Real.
akşam üstü bir yorgunluk atıştırması ve birası içmek için ideal bir mekan.
her daim kalabalık, ufak tefek sokak gösterilerieksk olmuyor.
hele bir abi var ki, enterasan şekillerde labutlar çevirip, sonrasında da omzuna insanları alıp, omzunda ayağa kaldırıyor, yer beton ....
ah be turist kardeşlerimiz, hiç mi tırsmadınız o betona kafa üstü çakılmaktan :))
sen ingiliz yenge, bak çoluğu çocuğu da alıp gelmişin, sana bir şey olsa kim bakacak onlara :) hadi hatun cesur, neişte sen ne demeye izin verirsin o adamın karını omzuna bindirip koca meydanda dıgıdık dıgıdık koşturmasına :)
her yer turist dolu, en fazla insanla konuşabileceğiniz yer burası ...
boğa güreşine gittim. gitmez olaydım ...
ben Barselona'da yasak sanıyordum ama sanırım yazın bir kaç defa turist eğlendirmek için yapılıyor.
tanık olduğum en vahşi gösteri diyebilirim. düpedüz adilik.
bu matadorlar aslında bir takım, bir esas oğlan, dört fasulye -ki bunlar boğayı yorup sonra da sırtına o şişleri saplıyorlar- iki tane de atlı ibneden oluşuyor bu takım.
boğayı salıyorlar arenaya, sonra bu fasulyeler, boğayı sağa sola koşturup yoruyorlar.
arena içinde arkasına saklanabilecekleri bölmeler var.
boğanın yorulduğuna kanaat getirdiklerinde, bando farklı bir müzik çalıyor ve sahaya atlı ibneler giriyorlar.
boğayı atlara doğru çekiyorlar, atları farkeden boğa tam gaz atlara tosluyor, atlar tabi korumalı falan, tam o esnada bu ibneler boğanın ensesine mızrak saplıyorlar.
sonra aynı şeyi diğer atlı yapıyor. boğa zaten bu mızrak darbelerinden sonra kendinden geçiyor, kanlar içinde kalıyor hayvan ...
sonra bu fasulye matadorlar, hayvanı biraz daha yorum, 3 tanesi boğaya koşup koşup o arkası püsküllü şişleri saplıyorlar.
hayvan iyice fenalaşıyor.
en sonunda esas oğlan olan o matador sahaya giriyor, hayvana bir iki oley çektirip, sonra da bir kılıcı tek seferde hayvanın enseden sokmaya çalışıyor.
matadorun becerisi burada ortaya çıkıyormuş.
3 matador vardı ayrı ayrı çıkan, bir tanesi hayvanı delik deşik etti sokamadı, büyük küfür yedi milletten ... (izleyenler de o kadar cani değil yani)
velhasıl hayvan o kılıcı da yeyince bir dakika falan dayaıyor ve dizleri üzerine yığılıyor. alkışlar kopuyor.
sonra fasulyelerden biri hayvan kesin olarak ölsün diye ensesine bir hancer saplıyr ki, hayvan orada son bir silkeleniyor.
sonra o atlı ibneler gelip hayvanı bağlayıp götürüyorlar, herkes de hayvanı ayakta alkışlıyorlar.
iğrençliğin böylesi.
türkiye'de olsa o matadorlar çok sağlam bir sopa yer, boğanın arkasına bağlanıp sürüklenir, müstehak sanırım bunlara ...
neyse, saadete gelirsek ....
Barselona çok çok güzel turistik bir yer ...
ama bence istanbul ile kıyaslanması yanlış. istanbulun yanına bile yaklaşamaz.
izmir ile antalya'yı karıştırın, şehrin elini yüzünü düzeltin, alın size barselona.
ama ruhu var mı derseniz ???
bence yok.
barselona deniz tatili için gidilmesi gereken bir yer.
güzel bir ev kiralayıp, deniz kum yeme içme çemberinde bir iki haftanızı keyifle geçirebileceğiniz bir şehir.
iyi tatiller tatlı rüyalar ....
( bakınız : http://oguzo.blogspot.com/2007/01/giri.html
)
Etiketler:
barcelona,
barselona,
Cataluña,
ispanya,
la rambla,
plaza cataluña,
plaza real,
sagrada familia
14 Temmuz 2007 Cumartesi
Buena Vista Social Club - Chan chan
... una canción famosa de Buena Vista Social Club.
con algunas vistas de La Habana ...
con algunas vistas de La Habana ...
Etiketler:
Buena Vista Social Club,
chan chan,
cuba,
havana,
ibrahim ferrer,
la habana
5 Temmuz 2007 Perşembe
Gracias a la vida ...
teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
iki göz verdin bana, her açtığımda onları
kusursuzca ayırt edebiliyorum siyahı beyazdan,
ve cennetin yıldızlı görüntüsünü,
ve de kalabalıklar içerisindeki sevdiğimi
teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
bana ses ve harfleri verdin,
ve onlarla haykırıp, düşünebildiğim kelimeler,
anne, arkadaş,kardeş ve yanan ışık,
bir de sevda, duygularıma yol gösteren
teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
sesi verdin, bütün şiddetiyle hayatı içeren
gece gündüz cırcırböceklerini ve kanaryaları kaydeden,
çekiç seslerini, motorları, köpek havlamalarını, fırtınaları da,
ve sevdiğimin yumuşak sesini de.
teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
yorgun ayaklarımın adımlarını verdin
onlarla şehirleri ve gölcükleri gezdiğim
ve kumsalları ve çölleri, dağlar ve ovaları
ve yürüdüğüm, senin evin, senin cadden, ve senin avlunu
teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
bana gülüşü, gözyaşlarını verdin
böylece yıkıntılardan kısmeti ayırdığım
şarkımı yapan iki maddeyi
ve benim olan hepinizin şarkısını
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=%2310521957
3 Temmuz 2007 Salı
ispanyolca ne işe yarar ????
ispanyolca öğrenince, dünyanın en güzel aşk şarkılarını, kendi dilinde dinleyebiliyoruz değil mi ?
mesela la soledad.
mesela la soledad.
sayfanıza piyasa bilgiler eklemek için ....
şu kodu, blogunuza bir "HTML kodu/Javascript" öğesi olarak ekleyin.
<iframe scrolling="no" width="200" frameborder="0" src="http://www.matriksdata.com/flash/MX_Flash.asp" height="185"></iframe>
sayfanızda, yandaki gibi bir flash animasyon çıkacaktır.
<iframe scrolling="no" width="200" frameborder="0" src="http://www.matriksdata.com/flash/MX_Flash.asp" height="185"></iframe>
sayfanızda, yandaki gibi bir flash animasyon çıkacaktır.
22 Mayıs 2007 Salı
london's "eye"
25 Ocak 2007 Perşembe
8 Ocak 2007 Pazartesi
7 Ocak 2007 Pazar
5 Ocak 2007 Cuma
giriş ...

ulan yine sen kazandın istanbul
sen kazandın ben yenildim
kulaklarımdan kan fışkırıncaya kadar
yine emrindeyim
ölsem yalnız kalsam cüzdanım kaybolsa
parasız kalsam tenhalarda kalsam çarpılsam
hiç bir gün hiçbir postacı kapımı çalmasa
yanılmıyorsam
sen eğer yine istanbul'san
senin ıslıklarınsa kulaklarıma saplanan bu ıslıklar
gözbebeklerimde gezegenler gibi dönen yalnızlığımdan
bir tekmede kapılarını kırıp çıktım demektir ...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)